22 Temmuz 2010 Perşembe

Guiza Ağlamasın da Kim Ağlasın!


Tam iki sene öncesine gidelim. Evet, o zamanlar Fenerbahçe taraftarının keyfi yerindeydi zira önceki sezon La Liga'da " penaltısız " gol kralı olan Mallorca'lı Guiza ile anlaşılmış, hem de böyle bir gol kralı 17.4 Milyon Euro gibi " uygun " bir rakamla gelmişti. Şimdi şu yazıyı " oba ne güzel, Guizayı yerin dibine sokacak bir yazı daha " diye düşünenler kenara çekilsinler çünkü bu Guiza eleştirisi değil, bir golcünün yaşamaması gerekenler dizisi!

Guiza'nın Mallorca'da sadece ligde 27 gol atmasını iştah kabartıcı bulan Fener yönetimi, aradıkları golcünün Guiza olduğuna inanmışlardı bile. Fakat yönetimin hatası şu olmuştu ki; Guiza fırsatçı bir forvet değildi, hele hele servis yapan bir forvet hiç değildi. Guiza'nın attığı 27 gole bakın; ya Ibagaza ve Arango'nun getirdiği toplarla ceza sahası civarında yaptığı vuruşlarla yada kendi kabiliyeti olan ekstrem vuruşlarla yapmıştır bu golleri. Kaleciden dönen topu tamamlama, paralel paslarla bitirme gibi üst düzey bitiricilik yetenekleri en başından beri vasattır Guiza'nın. Kısacası Guiza, bir zamanların Ümit Karan'ı gibi eksantrik pozisyonların golcüsüdür; kolay pozisyonları, alda atları sevmez pek. Lakin yönetimin aradığı da tam olarak budur; Alex'in derinleme paslarını bitirebilecek bir oyuncu...

İlk sezon kendisinden beklenen " bitiriciliği " gösteremeyen Guiza üzerinde baskılar giderek artmış, hayatı boyunca bu kadar beklenti hissetmemiş ve sorumluluk almamış Guiza ise oyun sırasında daha tedirgin olmaya başlamıştı. 11 golle biten ilk sezondan sonra Guiza, üzerindeki kuşku bulutları sürse de ikinci sezonuna daha umutlu başlamıştı. Ama oruç sezonunu erken açan Guizaya yönelik eleştiriler ve şakalar giderek ağırlaşmış, tüm bunlar oyuncunun moralinin ve sinirlerinin giderek bozulmasına neden olmuştu. Fenerbahçe'nin Bursa'ya 3 - 2 yenildiği maçta oyundan çıkarken yuhalanması bardağı taşıran son damla olmuştu, gözyaşlarını daha fazla tutamamıştı Guiza. Maçtan sonra Fener taraftarının anlamsız bir geri dönüşü vardı. Sanki Guizayı yuhalayanlar Galatasaray taraftarıymış gibi " Guizalar ağlamasın, ağlatılmasın " kampanyalarına başlamıştı Fener taraftarı. Tabi içlerinden hala Guiza ile dalga geçiyorlardı ama son bir şans vermişlerdi ona artık. Guiza bu son şansı başlarda iyi değerlendirse de ligin sonunda " kazanıldığı zannedilen " sonrasında kaybedildiği anlaşılan şampiyonluğun gitmesinin en büyük unsuru olarak gösterildi. Daum ile yollar ayrıldığında Guiza'nın da gideceği belli olmuştu. Yeni patron Aykut Kocaman Guiza'yı kampa almayarak oyuncunun satış fermanını imzalamıştı.

Son olarak Kütahyalı bir " sivrizekalı " vatandaşımız televizyonlara " demeç " vererek Guiza'yı alan takıma Kütahya kaplıca bölgesindeki 12 dönümlük araziyi hibe edeceğini söyledi. Uyanık vatandaşımız sadece sevmediği bir takım olduğunu, Guiza o takıma gittiği takdirde arsayı vermeyeceğini de ekleyerek Guiza nereye gitse " ben bu takımı sevmiyordum yahu " diyebilme garantisini elinde tuttu. Sonuçta şu son yapılanlara kadar olayların büyük çoğunluğu Guiza'nın hakketmediği durumlara sürüklenmesine neden oldu. Umarım kendini evinde hissedebileceği Getafe'ye döner ve tekrardan gollerini sıralamaya başlar okçu.


1 yorum: